Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan’ın yazılı basın açıklaması şu şekilde, “Dileğimiz, tüm çocuklarımızın 23 Nisan günü renkli bir ilkbahar sabahına uyanması; bayramın neşe ve coşkusunun tadını çıkarmasıdır. Ancak bazıları, bu mutlu günden haberi dahi olmadan; dünyanın dört bir yanında ağır endüstrilerde çalışmak, küçücük yaşta gelin olmak veya satılmak; savaşla, açlıkla, istismarla ömürlerinin geri kalanında taşıyamayacakları ahlaksız yükler altında kalmak, terör kamplarında beyinleri yıkanarak canlı kalkan-bomba olmak ve medya kartellerinin dünyayı aldatan manipülasyonlarında figüran olarak kullanılmak zorunda bırakılmaktadır. İşte bunlar gibi çocuklarla ilgili her vahim olayda korkunç bir utanç yaşıyoruz. İstemedikleri ve hak etmedikleri hayatlara zorlanan her çocuk için içimizde bitmek tükenmek bilmeyen bir öfke hissediyoruz. Keşke hesapsız kitapsız çocuklarımızın kalplerindeki gibi temiz bir dünya yaratmak mümkün olsa da, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ün dünya çocuklarına 'bayram' olarak hediye ettiği bu günde tüm çocuklarımızın yaralarına merhem olabilsek…
23 Nisan aynı zamanda 'Egemenliğin kayıtsız ve şartsız milletin olduğu' gerçeğidir.
Atalarımızın kanla, acıyla, zulümle mücadele ederek sömürgecilere karşı kazandığı bağımsızlık, hiçbir kişi ya da zümrenin eline bırakılamaz. Gazi meclisin badireli yollarda elde ettiği kazanımlar, toplumu kul olmaktan birey olmaya geçiren irade, ulus devletin ve çağdaş demokrasinin yolunu açmıştır. Onu yüceltmek ve yükseltmek her bireyin görevidir.
Seçim kararının alındığı şu günlerde; hakkaniyetli bir seçim talep etmek, adil bir ortamda yönetimde görev almak isteyen tüm bireylerin önünü açmak, seçim sonuçlarına gölge düşürecek güvenlik sorunlarını ortadan kaldırmak, oyun sırasında kural değiştirmemek ülkede yaşayan her bireyin ortak istek ve talebidir.
İktidar sahibi olabilmek için 'haklı' olmayı değil 'güçlü olmayı' seçmek ileride onarılmaz yaraların oluşmasının önünü açacaktır. Sorumlulara düşen, hiçbir şaibeye mahal vermeksizin demokratik bir ortamda millet egemenliğinin sandığa yansımasını sağlamaktır. 1921 yılından bu yana kutlanan millet egemenliğinin temel kuralı da budur. Milletin yetkisinin OHAL ile KHK ile elinden alınması değildir.
Şer ve karanlık içinde dahi ayağa kalkmasını bilen, aydınlık bir Türkiye'nin önünü açan, ilk adımı tereddüt ve kaygı duymaksızın kendisi atan,milleti yönetenin kulu olmaktan çıkaran, birey olmaya geçiren, millet egemenliği, ulus devlet ve çağdaş demokrasinin yolunu açan başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Olmak üzere tüm silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle, şükranla ve minnetle anıyoruz.
23 Nisan'ın hem çocuklarımız hem de ülkemiz için güzelliklerin ve aydınlık bir geleceğin habercisi olmasını diliyoruz” dedi.