Denizli’nin dünyaya açılan penceresi Altuntaş Baharat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi temsilcisi Şükrü Altuntaş, Fransa’nın Strazburg şehrinde gerçekleşen Avrupa Baharatçılar Birliği toplantısında, baharat sektörünün geleceğini ilgilendiren geniş kapsamlı araştırma raporunu sundu. Kekik, Adaçayı, Defne, Kimyon, Anason, Rezene başta olmak üzere aromatik bitki sektörünün içinde bulunduğu durum, alınması gereken önlemler ve gelecekle ilgili planlamayı kapsayan geniş kapsamlı raporu sunan Şükrü Altuntaş, yaşanan iklim krizine ve ekonomik koşullara dikkat çekti. Avrupa Baharatçılar Birliği toplantısında, yaptığı sunumda, tarıma dayalı üretimin her geçen gün olumsuz hale geldiğini ve zorlaştığını kaydeden Altuntaş Baharat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi temsilcisi Şükrü Altuntaş, sektörle ilgili atılması gereken adımları anlattı. Avrupa Baharatçılar Birliği üyelerinin tamamının katıldığı ve dikkatli bir şekilde takip ettikleri sunumda Şükrü Altuntaş, “Dünya genelinde iklim değişikliği ve kuraklık süreciyle birlikte üretim her geçen sene biraz daha düşüyor. Üretime yönelik planlama yapılması çok önemli. Bu nedenle birlik olarak gelecekle ilgili planlama yapmak zorundayız” dedi.

Kekik, adaçayı, defne, kimyon başta olmak üzere üreticiden aldığı ve işlediği aromatik bitki ürünlerinin hepsini ihraç eden Altuntaş Baharat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, sektörün öncü firmalarının başında geliyor. Akdeniz Bölgesi ülkeleri ve Türkiye’de üretimi yapılan aromatik bitkilerle ilgili her yıl rapor hazırlayan ve sürdürebilir bir tarım politikasıyla ilgili de detaylı araştırma yapan Altuntaş Baharat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, 2025 yılı raporunda, Türkiye’de üretim yapan çiftçilerin beklentilerine yönelik de bilgilendirme yaptı. Türk tarımının geleceği ilgili de sunum yapan Şükrü Altuntaş, “Çiftçilerin bizden beklentisi büyük.  Onları ayakta tutmamız gerekiyor. Üretimin daha sağlıklı ortamda ve bilinçli bir şekilde yapılması için çalışmalar yapmalıyız. Ekonomik koşullar, üretimin önündeki en büyük engel. Maliyetlerin yüksek olması, çiftçinin en büyük sıkıntısı. Üretim sürecinden hasat sürecine kadar, çiftçiyle birlikte hareket edildiği taktirde, daha sağlıklı ve katma değeri yüksek ürünler elde edebiliriz” dedi.