Coğrafya ders kitaplarında, Türkiye’nin en büyük nehirlerinden biri olarak gösterilen ve Ege Bölgesi’nin en büyük nehri olan Büyük Menderes Nehri kurudu. Daha doğrusu kurutuldu. Kaynağı Afyonkarahisar’da olan Menderes Nehri, Şuhud Afyonkarahisar doğumlu eski Orman ve Su İşleri Bakanlığı yapan Veysel Eroğlu döneminde, sulama ile ilgili yapılan çalışmalar neticesinde her geçen yıl su seviyesi düştü. Menderes’i kurutmak ve suyu Afyonkarahisar’da tutmak için akıl almaz çalışmalar yürütüldü. Eski Bakan Eroğlu döneminde yapılan çalışmaların Menderes Nehri’ni bitirdiğine yönelik yapılan eleştirilen ise kısık. Denizli’nin sağlam ve güçlü lobi oluşturmaması nedeniyle, Menderes Nehri kurudu ve Denizli’nin, Çal, Çivril, Bekilli Sarayköy, Buldan illerini kapsayan bölge sussuz kaldı. Derinliği metrelerceyi bulan içinde birçok balık çeşidinin yanı sıra bir çok canlıya hayat veren Büyük Menderes Nehri, önce öksüz kaldı sonra da yok oldu gitti.
Ege Denizi'ne kadar uzanan 548 kilometre uzunluğundaki Menderes Nehri Denizli'den Ege Denizi kıyılarına kadar çok geniş ovaların sulanmasında büyük öneme sahip. Yaz aylarının kurak geçmesi, kış aylarında ise yeterli yağışların yaşanmaması sebebiyle Menderes Nehri kurumaya başladı. Su debisi her geçen yıl daha da azalması özellikle Menderes Ovasındaki tarım arazilerinde ciddi ekonomik kayıplar yaşanmasına neden oldu. Denizli'nin Çal ilçesinden boydan boya geçen Menderes Nehri ilçenin hem tarım hem doğa turizmi hem de kültürel etkinlikleri için büyük önem arz ediyor. Menderes nehrinin kurumasıyla Çal Kısık Kanyonu tüm ihtişamını kaybetti. Yaz ve kış dönemlerinde ziyaretçilerini büyüleyen Çal Kısık Kanyonu suyun kesilmesiyle doğal güzelliğini kaybetti. Kuruyan menderes nehri ilçenin tarım arazilerini de etkiledi. Yetersiz sulama sebebiyle ilçedeki çiftçilerin ekonomik kayıp yaşadığı belirtildi. Menderes nehri üzerine kurulu olan Adıgüzel barajında ise su oranında ciddi düşüş olduğu görüldü.
"Çal'ın ekonomisi, kültürü, doğası birçok etkeni menderese bağlı"
Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Ahmet Çil, "Menderes Nehri bizim için sadece doğal güzellik olarak önemli değil. Çal'ın ekonomisi, kültürü, doğası birçok etkeni menderese bağlı. Bu manzara bizleri derinden yaralıyor. Ekonomik olarak Çal'a büyük kayıplar yaşatıyor. Zamanında plansız yapılan sulamalar, buradaki suyun diğer bölgelere aktarılması, sınırlı miktarda kalan suyun ovamıza kapalı basınçlı sistem ile verilmesi, kalan suyun menderese verilmesi bizim uzun zamandır uğraştığımız sorunlar. Bugüne kadar hiçbir sonuç elde edemedik. Pek bir şey demeye de gerek yok, görüyorsunuz. Menderes Nehri Çal'ın başında sonuna kadar geçiyor. Menderesin suyunu kullanarak sulama yapan ovadaki birçok yerde su sıkıntısı var. 3-4 sefer almamız gereken sudan 1-2 sefer aldığımızda ürünün verimi düşüyor" dedi